11 Aralık 2022 Pazar

anlatamadım

 "genel olarak" kafam iyi olur ve anlatamam..

muhtemelen yine her şey öyle sonuçlanacak. 

hep anlatamadığım şeyleri yine anlatamadan giderim buradan.

sarhoşluk bir eylem,

bu şehir bir suç,

yalnızlık bir oyun.

Kaybetmek ve diğer şeyler bir sanrısı aklın, 

ölümse başlangıcı kavramanın..


Kelimeler, nöronlardı,

hastalığı gibi, aklın,

sonsuzca..

inanılamayacak kadar çok,

bu karavan nereden geldi.

Şimdi kafamın içinde,

bir orman,

içinde,

bir taşın üzerindeyim..,

sigaramı yakıyorum., dumanı da savruluyor,

atmosfere,,

ozon tabakasının delindiği yerden geçiyor,

evrene doğru, 

yıldızlardan,

akciğerlerim kirleniyor.

beni öldürüyor bu, hep korkumuzdan,

korkumuzdan beslenen cümleler,

sonsuzca, hastalık gibi,

meyve bahçesinde,

birbirine paralel tüm ağaçlar,

istemiyorum. 

böyle istemiyorum. 

fukuokanın tarımına,

bektaşinin tanrısına,

nietzschenin hiçliğine,

shordhingerin kutusuna,

polyannanın gerçekliğine,

çiçeğe,

hira mağarasına,

plutonun, deleuzenin arzularına,

sanatın sürrealizmine gidelim,

isterim,

nöronlarında dolaşan kelimeleri.. 

yoksa aklım,

sonsuza, hastalanır. 

ah bu sarhoşluğum,

kafamın içi yeniden,

nereden geldi bu kervan,

ipek yolu hangisi?

hicret nereden?

inanılmayacak kadar çok bu kelimeler,

sonsuzluğu gibi tanrının,

kesişmesi gibi iki paralelin,

uzaklığı gibi iki terelellinin..

çünkü tanrı sopasını saklar, deliyi görünce,

çünkü deli saklar sopasını, rüya görünce...

yazarken tanrı, kaderlerimizi,

peki bu karavan nereden geldi,

içinde yaşadığım,

bir taşın üzerindeyim..

sigaramı yakıyorum,

dumanı savruluyor,

cosmosa...


Hiç yorum yok:

 
>